Evrim Deniz
DİYARBAKIR – “Ferit Ankara’da, ben buradayım. Yöneticilerin hiç mi vicdanı yok? Bir an önce oğlum bırakılsın. Benim çocuklarımın bir suçu yok. İktidar artık katliamı yapanları desteklemesin. İnsanlar korktuğu için gerçekleri konuşamayacak durumda. Çok zulüm gördük, artık bu zülüm son bulsun.”
Bu sözler, eşi ve bir oğlu katledilen, bir oğlu da cezaevinde olan Emine Şenyaşar’a ait. Yaşanan katliamdan sonra adalet arayan Ferit Şenyaşar ve Emine Şenyaşar, 9 Mart 2021’de Urfa Adliyesi önünde “Adalet Nöbeti” eylemi başlattı. Ferit Şenyaşar, Yeşil Sol Parti’den Urfa milletvekili seçildi. Anne Emine Şenyaşar, oğlu Ankara’da milletvekili yemin törenindeyken söyledi bu sözleri.
Meclis kürsüsüne en yakın partinin AK Parti olduğunu görünce sevindiğini belirten Ferit Şenyaşar, “Çünkü her kürsüye çıktığımda yaptıkları adaletsizlikleri yüzlerine vuracağım” diyerek anlattı ilk Meclis deneyimini.
28. Dönem Urfa Milletvekili olan Şenyaşar ile geçtiğimiz seçimleri ve neler yapacağını konuştuk.
‘ADALETE OLAN İNANCIMIZIN KAYNAĞI HAKLI OLMAMIZ’
2018 yılından beri anneniz Emine Şenyasar ile Urfa Adliyesi önünde Adalet Nöbeti’ndesiniz. Adaletin tecelli edeceğine dair inancınızın kaynağı nedir?
Ailemize yönelik katliam bir devlet hastanesinde meydana geldi. Bu herkesin gözleri önünde oldu. İnsan fıtratı, zulmü kabul etmez. Biz de her şeyi göze alarak annem ile birlikte bu mücadeleyi başlattık. Daha doğrusu insan olmanın gereğini yerine getirdik. Devletin üst düzey yetkilileri annemin bu feryadını duydu. Bu adaletsizliği çözme konusunda bize söz verdiler. Ama kimseden geri dönüş alamadık. Bir yerde adalet yoksa orada zulüm olur. Adalete olan inancımızın kaynağı haklı olmamızdan geliyor. Ve inanıyorum ki ülkeyi yöneten iktidar partisi ve failler bir gün bu adaletsizliği kabul etmek zorunda kalacak. Onlar bunu kabul etmese bile Türkiye halkları ve Urfa halkı, Şenyaşar Ailesi’nin adalet arayışını görmüş, duymuş ve desteklemiş ki beni Meclis’e yolladılar. Urfa halkına çok teşekkür ederim. Herkes için adalet aramaya hep devam edeceğim.
‘BEN PES ETSEYDİM BİLE EMİNE ANA PES ETMEZDİ’
Umudunuzun kırıldığı zamanlar oldu mu?
Bu süreçte gerek AK Parti milletvekilleriyle gerek Adalet Bakanlığı’ndan görevlilerle gerekse devlet kanadıyla birçok görüşme yapıldı bizimle. Bu adaletsizliği gidereceklerine dair bize söz verdiler. Görüşmelerden sonra çok ümitlendik. Sonuç olumsuz olunca hayal kırıklığı yaşadık. Kısa bir süre sonra tekrar mücadelemize kararlılıkla, ara vermeden devam ettik. Çünkü bu ülkede yıllardır adalet arayan yüzlerce aile ve anne var, pes etseydik onların ve annemin yüzüne bakamazdım. Ben pes etseydim bile artık hepinizin tanıdığı ve hepinizin ‘Ana’ dediği Emine Şenyaşar asla pes etmezdi.
‘EMİNE ANA’YI YALNIZ BIRAKMAYIN’
Milletvekili seçildiniz. Bundan sonra nasıl bir mücadele yürüteceksiniz?
Herkes milletvekilliğini bir amaç için yapar. Benim milletvekili olmaktaki amacım Meclis’te bir insan halkları savunucusu olarak görev almak. Her zaman halkın içinde olacağım. Kamuoyunun sahiplendiği ya da haberlerinin olmadığı bütün davaların takipçisi olacağım. Adliye önünde Emine Ana, Adalet Nöbeti tutmaya devam ederken ben de Meclis’te Emine Ana gibi adalet arayan herkesin sesi olmak için elimden geleni yapacağım. Sizlerden bir ricam da var: Fırsat buldukça ben de Emine Ana’ya eşlik edeceğim fakat onu ve adalet arayan hiçbir anayı yalnız bırakmayın.
‘MECLİS VEKİLİ DEĞİL HALKIN VEKİLİ OLACAĞIM’
Milletvekili olarak hem Urfa hem Türkiye halkları için neler yapmayı planlıyorsunuz?
Urfa’da adaletsizliğe uğramış birçok insan var. Milletvekili olarak seçildikten sonra Urfa’dan birçok insan bana ulaşarak, “Bizler de benzer haksızlık ve adaletsizliğe uğradık, sesimizi duyurun” diye talepte bulundu. Urfa’da silah ve para ile zorbalık yapanların karşısında, tüm olanakları elinden alınmış, fakirleştirilmiş, sesi kısılmış bir halk var. Bu adaletsizliğe, bu eşitsizliğe karşı sık sık Urfa halkıyla birlikte, bizim olanı geri alana kadar mücadele edeceğim. Ve söz veriyorum, Meclis vekili değil, halkın içinden olan, onları dinleyen bir vekil olacağım. Yerel yöneticiler konusunda da çok şikayet aldık. Bu konuların da takipçisi olacağım.
‘NESİLLERDİR HİÇBİR ZAMAN EZENDEN YANA OLMADIK’
Bir önceki söyleşimizde milletvekili seçildiğiniz takdirde, “Korkmuş ve sindirilmiş bir toplum var, bu algının kırılması için mücadele edeceğim” demiştiniz. Özellikle 14 ve 28 Mayıs seçimlerinden sonra bir umutsuzluk, küskünlük ve korku hali gözlemleniyor. Mücadele alanının yeniden örgütlenmesi için gençlere ve umudu kırılan kitleye neler söylemek istersiniz?
Ülke olarak her anlamda çok zor bir süreçten geçiyoruz. İktidar partisi, kendisinden olmayan herkesi düşman ya da vatan haini ilan ediyor. Bütün bu olumsuz koşullara karşı, bizler dik durmalıyız. Mücadelemizin bir amacı da genç nesillere iyi bir gelecek bırakmaktır. Ülkeyi yöneten iktidar; okuyan, araştıran ve sorgulayan bir gençlik istemiyor. Gençler bu oyunlara gelmemelidir. Bizler okuyan, araştıran ve iradesine sahip çıkan faşizme boyun eğmeyen nesiller yetiştirmek istiyoruz. Bu seçimden sonra umutsuzluğa kapılmak normal karşılanabilir çünkü 21 yıldır aynı iktidara maruz kalan, ekonomik anlamda çöken bir ülkeyiz. Fakat şu bizim için onurlu bir şeydir ki, nesillerdir hiçbir zaman ezenden yana olmadık. Biz onurlu bir mücadele verdik, katliam failleri ile yan yana gelmedik, gelmeyeceğiz. Bu yüzden umutsuzluktan bir an önce çıkıp irademizi elimizden alan kayyımları yollamak için yerel seçimlere hazırlanmalıyız. Unutmayalım, şartlar ne kadar zor olursa olsun mücadele edenler hep kazanmıştır.
‘HER KÜRSÜYE ÇIKTIĞIMDA AK PARTİ’NİN YAPTIKLARINI YÜZLERİNE VURACAĞIM’
Urfa Adliyesi’nde anneniz Adalet Nöbeti’ne devam ederken siz Meclis’te yemin ettiniz. Meclis’in atmosferini nasıl buldunuz? Neler hissettiniz?
Annemi orada bırakmak elbette bir burukluk yaratıyor içimde ama söylediğim gibi, o sadece benim değil hepimizin annesi. Eminim ki hiçbir zaman yalnız kalmayacak ve ben de annem gibi adalet aramaya devam edeceğim.
Sorunuza gelecek olursam: Beni Meclis’te gören diğer parti vekillerinden de tebrik mesajı aldım. Çoğunluğunun ailemizin uğradığı katliamdan haberi vardı. Meclis Genel Kurulu’na girmem bana güç ve cesaret verdi. Bir önceki cümlem yanlış anlaşılmasın lütfen, cesaret verdi çünkü Meclis’te kürsüye en yakın sıralar AK Parti’ye ait. Bu beni çok mutlu etti çünkü her kürsüye çıktığımda yaptıkları adaletsizliği yüzlerine vuracağım.
